Bipolar bozukluk sadece erişkinlerde rastlanan bir psikopatoloji olarak bilinse de çocuk ve ergenlerde de görülüyor.
Bipolar bozukluk sadece erişkinlerde rastlanan bir psikopatoloji olarak bilinse de çocuk ve ergenlerde de görülüyor. Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Yusuf Gürel, çocukluk ve ergenlik çağında bipolar bozukluk ile erken tanının önemi hakkında kıymetli bilgiler paylaştı.
Ergenlik yılları, duyguların hızla değiştiği, kimliğin şekillendiği ve ilişkilerin yeniden tanımlandığı bir dönemdir. KTO Karatay Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Yusuf Gürel, bipolar bozukluğun sadece erişkinlerde rastlanan bir psikopatoloji olarak bilinse de çocuk ve ergenlerde de görüldüğünü söyleyerek şunları kaydetti: “Erken başlangıçlı bipolar bozukluk olarak sınıflandıracağımız bu bozukluk, 10-15 yıl öncesine kadar çok fazla üzerinde çalışılmayan bir konuydu. Ergenlik döneminin coşkulu ve kontrolsüz davranışlar gibi gelişimsel bazı özellikleri, bipolar bozukluğun hipomanik veya manik belirtisinin olabileceği gözden kaçmaktaydı. Çocukluk çağı bipolar bozukluk sıklığı ile ilgili veriler net olmasa da %1,8-3,9 arasında değişen oranlarda sıklık bildiren çalışmalar bulunuyor.”
“Çocuk ve Ergenlerde Bipolar Bozukluğun Klinik Görünümü Erişkinlerden Oldukça Farklıdır”
Çocuk ve ergenlerde görülen bipolar bozukluğun klinik görünümünün erişkinlerden oldukça farklı olabileceğinin altını çizen Gürel; “Küçük yaşta bir çocuğun mani döneminde, diğer insanlara uygunsuzca dokunması, hiç yapmadığı şekilde yüksek yerlere tırmanması, tehlikeli ve riskli oyunlar oynaması gibi durumlar gözlenir. Daha büyük yaş grubunda ise kendini birçok yönden üstün sanması yerine, iç veya dış ortamdan gelen uyarana karşı gösterdiği orantısız, abartılı veya kolay tetiklenebilen aşırı duyarlılık hali daha fazla gözlenebiliyor” şeklinde konuştu.
Hangi Durumlarda Bipolar Bozukluk İçin Şüphelenmeliyiz?
Hangi durumlarda bipolar bozukluk için şüphelenilmesi gerektiğine değinen Gürel; “Bipolar bozukluk tanısı alan kişilerin çocukluk öykülerinde; uyku ve kaygı bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ve davranım bozukluğu tanılarının çok daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Çocuğun duygu durumunda sık oynamaların olması, ailede bipolar hastalığı öyküsünün bulunması diğer önemli risk faktörleri arasındadır. Özellikle ergenlik döneminde depresyon tanısı alan çocukların %25-40’ı, ilerleyen dönemde bipolar tansı alıyor. Özellikle kronolojik yaşına uygun olmayan aktivite ve hareketlerde bulunan ve gece boyunca 3-4 saat uyumasına rağmen ertesi gün uyku gereksinimi az olan çocuklar, bipolar manik dönem açısından değerlendirilmedir.
“Erken Tanı ile Bipolar Bozukluğun Şiddeti ve Seyri Kontrol Altına Alınabilir”
Bipolar bozuklukta hastalığın tanınması ve tedavi başlama sürecinin, belirtilerin görülmesinden ortalama 10 yıl sonra sağlanabildiğini vurgulayan Gürel; “Çocuklarda ve ergenlerde bipolar tanısını koymak karmaşık olabiliyor. Çocuklarda duygu durum belirtilerin hızlı dalgalanması, çocuğun gelişimsel dönem özellikleri, duyguların sözlü ifadesindeki zorluklar ve eşlik eden başka psikiyatrik bozuklukların olması, bipolar tanısının güçleşmesine ve tablonun karmaşıklaşmasına neden oluyor. Ne kadar erken yaşta tanı konup tedaviye başlanırsa, yetişkinlikteki bipolar bozukluğun şiddeti ve seyri o kadar hafif ve kontrol altına alınabilir boyutta oluyor” diyerek çocukluk ve ergenlik çağındaki bireylerin, bipolar bozukluk tedavisinde erken tanının önemine dikkat çekti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı